Rumeli Feneri ve Rumeli Feneri Kalesi
Asıl adı Türkeli feneri olan fener sadece ağız alışkanlığı ve güzel durmayışı sebeplerinden Rumeli feneri olarak anılmaya devam edilmiştir.
Kırım savaşı sırasında Fransız ve İngiliz gemilerinin Boğaz'ın ve Karadeniz'in girişlerini görebilmeleri için yapılmasına karar verilen fener 15 Mayıs 1856'da Fransızlar tarafından karşı sahildeki fenerle beraber kule kısmı yapılarak işletilmeye başlanmış. 1933'te Fransızlara verilen 100 senelik işletme imtiyazı iptal edilmiş ve tamamen Türklere geçmiştir.
Deniz yüzeyinden 58 metre yüksekte olan kule 30 metre boyundadır. Fener kulesi üç kademede inşa
edilmiş olup lambası ilkin gazyağı ardından asetilen ile çalışmıştır. Günümüzde elektrik enerjisi ile aydınlanan fenere bütan gazı ile yedeği alınmaktadır. Fener beyaz ışığı ile 18 deniz mili uzaktan görülebilir.
Tabii buraya gitmek ise biraz fedakarlık ister. Kendi taşıtınız yoksa Yenikapı-Hacıosman metro hattına binerek Hacıosman da inmeniz ve oradan 150 yada 15O'dur. Kaç defa gitmeme rağmen hâla 0 mı O mu pek ayırt edemedim. Ve otobüsün son durağından indiğiniz vakit tam karşıda küçük bir market vardır oradan limonata ve çekirdeğinizi alın ve doğruca fenerin önündeki banklara gidin, o eşsiz manzara karşısında çekirdeğinizi çıtlatıp dedikodu yapabilirsiniz.. :)
Tabii çekirdeklerimizin çöplerini ve diğer çöpleri poşetleyip çöp kovasına atmayı unutmayalım.
En azından elimizde kalanların değerini bilelim..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder