Kategoriler

29 Şubat 2016 Pazartesi

The Pursuit of Happyness - Umudunu Kaybetme

Chris Gardner maddi olarak ayakta kalmakta zorlanan ama buna rağmen son derece iyi niyetli ve çalışkan bir aile babasıdır. Karısı, artık içinde bulundukları duruma dayanamayıp evi terkedince oğlu Christopher ile yalnız kalırlar. Bu durumun yarattığı hayal kırıklığını ve zorlukları henüz atlatmamışken oturdukları evden de ev sahibi tarafından çıkartılırlar. Oğlu ile birlikte sokakta kalmasına ve tuvaletlerden düşkünler evine kadar çeşitli mekanlarda barınmaya çalışmasına rağmen Chris, oğlunun sevgisi ile ayakta kalmaya ve var gücü ile çalışmaya devam eder. Büyük bir sevgi ve mücadele öyküsünün anlatıldığı Umudunu Kaybetme, Will Smith ve gerçek hayatta da oğlu olan Jaden Smith’in etkileyici oyunculuklarına sahne oluyor. Böyle bir performans ve kendi çocuğuyla, gerçekten inanılmaz..

28 Şubat 2016 Pazar

Aşıklar Tepesi Çamlıca

İlk gittiğimde 17 yaşımdaydım. Çok güzel bir o kadarda çok kalabalık tabii havanın güzel olduğu zamanlar. O yüzden İstanbul'da  gezeceğiniz zaman havanın çok güzel olmasını beklemeyin. Sevdiğinizle veya arkadaşlarınızla kalabalık yerlere gitmektense insan faktörünün az olduğu yerlere gitmek her açıdan avantajlıdır. Orada hem kafeler var hem de daha uyguna (öğrenciler için genellikle) İBB sosyal tesisleri mevcut. Oraya gidipte fotoğraf çekmemek mümkün mü? Tabi ki 'Hayır!'. Fotoğraf çekmek için tepeye çıkıntılar eklenmiş ve gerçekten muhteşem pozlar çıkabilmektedir.

Gel gelelim nasıl gideceğimize..

Ben bir öğrenci olarak metrobüs ile Altunizade durağına oradan karşıya geçtiğimizde 2-3 dakika yürüme mesafesinde minibüsler mevcut. 5 dakikalık minibüs seyahatinden sonra karşıya geçip sokaktan girdiğinizde 262m yukarı tırmanmaya hazır olun. Bu yüzden sıcak havalarda sevgilinizle gitmenizi önermem ama giderseniz yanınızda deodorant haricinde bir koku götürmenizi tavsiye ederim.


Zülfü Livaneli 'Serenad'

Sanatçı, yazar Zülfü Livaneli, “Serenad” adlı son romanında dokunaklı bir aşk hikayesi anlatmasına rağmen aşk romanı kavramına vurgu yapmadığını belirterek, “Kitaba özellikle aşk romanı demedim. Aşk kelimesi çok kirletildi” dedi.

İstanbul Üniversitesi Halkla İlişkiler bölümünde görevli 36 yaşındaki Maya Duran ile üniversitenin davetlisi olarak Türkiye’ye gelen 87 yaşındaki Alman asıllı Amerikalı profesör Maximillian Wagner arasında geçen olayları anlatıyor. 60 yıllık aşkının izini sürmek için profesörün İstanbul’a gelmesi, hem kendi hem de Maya’nın aile sırlarını ortaya çıkarmakla kalmıyor, 2. Dünya Savaşı’ndaki Yahudi oykırımı, Ermeni ve Kürt sorununun yanı sıra Struma ve Mavi Alay facialarında hayatını kaybedenlerin hikayelerini de gözler önüne seriyor.

Kitabı okumak için Buraya tıklayabilirsiniz.

Matrix

Saygın bir yazılım şirketinde çalışan Thomas Anderson (Keanu Reeves), gecelerini "Neo" adı altında program kırarak ve Matrix'i araştırarak geçirir. Esrarengiz şekilde Trinity ve Morpheus ile tanışan Neo, yaşadığı dünyanın aslında beyninde gerçekleşen bir simulasyon olduğu gerçeğini öğrendikten sonra oradan kurtarılır ve Morpheus'un önderliğindeki ekibe katılır. Neo gerçek dünyada ilk nefesini aldıktan sonra simulasyona tekrar girerek Matrix'in ne
olduğunu kavrayacak ve kurtarılma nedenini öğrenerek gelişen olaylar çerçevesinde yeni kimliğini tanımaya çalışacaktır.

The Crow


Düğünlerinden bir gün önce Eric Draven (Brandon Lee) ve sevgilisi bir grup serseri tarafından öldürülür. Mezar taşına konan bir karga, Eric'in intikamlarını almak için geri dönüşünün sembolü olacaktır. Artık o ölümsüz bir adamdır. Sarah adındaki küçük bir kız çocuğu onun en yakın arkadaşı ve sırdaşı olacaktır.

 Filmde gerçekten şaşırdığım andı. Lee, The Crow (film)'inin çekimlerinin bitmesine sekiz gün kala, 31 Mart 1993 tarihinde, çekimler sırasında yanlışlıkla doldurulmuş bir silah ile vurularak hayatını kaybetmiştir. 

Filmi altyazılı izlemek için Buraya tıklayabilirsiniz. İyi seyirler..

Can YÜCEL Bütün Şiirleri


Balkonun altına kapamışlar hint horozunu,
Önüne de bir kara tel çekmişler
Dünya yüzü görmesin diye...
Yine de herkesten önce ötüyor sabahları...
Erken öten horozu... sözü biyerlerden
kulağına çalınmış olmalı...


Can Yücel'in bütün şiirlerini ve yorumlarını okumak için Buraya tıklayabilirsiniz.

25 Şubat 2016 Perşembe

El Cuerpo (Ceset)

   Ceset (İspanyolca özgün adıyla El cuerpo), yönetmenliğini Oriol Paulo'nun üstlendiği, gerilim türündeki 2012 yapımı İspanya filmi. Başrollerini José Coronado, Hugo Silva ve Belén Rueda'nın paylaştığı film, öldüğü günün gecesinde morgda kaybolan bir kadın cesedinin ardından yaşananları konu almaktadır.

   İspanya bu filmle gerçekten bir çığır atlamış bulunmaktadır!

   Film sadece olayın bize gösterildiği tarafla sonunda izleyicileri çok şaşırtıyor. Filmin kurgusu harikulade.

   Filmi izlemek için Buraya tıklayabilirsiniz.

24 Şubat 2016 Çarşamba

Who Am I?

                                                                 Who Am I?

         Alman sinemasının bir devri yıkıp yepyeni bir devrin başlamasına neden olan film.
İzlediğimde 2 kere ters köşe oldum evet benim filmlerde aradığım beni şaşırtması veya duygularımı uçlara götürüp getirmeleri vs..  özelliklerdir.
       
         Gerçekten izlenmesi gereken bir film. Bu filmi izledikten sonra içinizde garip bir his uyanacağından eminim.

         Benjamin genç bir bilgisayar dahisidir ve Almanya’da aynı şeylerle uğraşan çevre tarafından tanınmaktadır. Fakat

23 Şubat 2016 Salı

Harry Potter Serisi

      Filmin ilk serilerinde gerçekten sıkılabilirsiniz fakat sanki Harry büyüdükçe filmde büyüyor..
Gerçekten çok uzuun bir film ama boş zamanınız var ise izlenilmesi gereken filmlerden bir tanesi.
Aşağıda film ile genel bilgi vereceğim(oyuncular, yönetmen vs..).

      J.K. Rowling'in yazdığı kitaptan uyarlama olan film Chris Columbus'un yönetmenliğinde beyaz perdeye yansıtılmıştır.
      Daniel Radcliffe, Rupert Grint ve Emma Watson tüm filmlerinde Harry Potter, Ron Weasley ve Hermione Granger karakterlerini canladırmışlardır. Ayrıca Helena Bonham Carter, Jim

22 Şubat 2016 Pazartesi

Inception

    Dom Cobb (Leonardo DiCaprio) çok yetenekli bir hırsızdır. Uzmanlık alanı, zihnin en savunmasız olduğu rüya görme anında, bilinçaltının derinliklerindeki değerli sırları çekip çıkarmak ve onları çalmaktır. Cobb’un bu ender mahareti, onu kurumsal casusluğun tehlikeli yeni dünyasında aranan bir oyuncu yapmıştır. Ancak, aynı zamanda bu durum onu uluslararası bir kaçak yapmış ve sevdiği her şeye mal olmuştur.
     Cobb’a içinde bulunduğu durumdan kurtulmasını sağlayacak bir fırsat sunulur. Ona hayatını geri verebilecek son bir iş; tabi eğer imkânsız “başlangıç”ı tamamlayabilirse. Mükemmel soygun yerine, Cobb ve takımındaki

21 Şubat 2016 Pazar

Burgaz Ada İstanbul

      Burgaz Adası, İstanbul (Prens) Adaları'nın büyüklük olarak üçüncüsü. Yuvarlak biçimdedir ve genişliği yaklaşık 2 kilometredir. Ada üzerindeki tek tepe Bayrak Tepe'dir. Ada (bir kısmı 2003'te yanmış olan) bir kızılçam ormanıyla kaplıdır.
     
      Büyük İskender'in generali, Demetrios'un babası olan Antigone buraya büyük bir kale yaptırmıştır. Ada önce onun adıyla anılmış, sonra Yunanca kale/burç anlamına gelen Burgaz (Pyrgos) adını almıştır. Ortodoks kilisesinin en saygın patriklerinden Metodios'un ikonakırıcılar tarafından adadaki bir mahzende yedi yıl hapsedildiği söylenmektedir. Bugün bu mahzenin

20 Şubat 2016 Cumartesi

Rumeli Feneri ve Rumeli Feneri Kalesi

                                              Rumeli Feneri ve Rumeli Feneri Kalesi

   Asıl adı Türkeli feneri olan fener sadece ağız alışkanlığı ve güzel durmayışı sebeplerinden Rumeli feneri olarak anılmaya devam edilmiştir.

  Kırım savaşı sırasında Fransız ve İngiliz gemilerinin Boğaz'ın ve Karadeniz'in girişlerini görebilmeleri için yapılmasına karar verilen fener 15 Mayıs 1856'da Fransızlar tarafından karşı sahildeki fenerle beraber kule kısmı yapılarak işletilmeye başlanmış. 1933'te Fransızlara verilen 100 senelik işletme imtiyazı iptal edilmiş ve tamamen Türklere geçmiştir.